Türk sporuna verdiği büyük hizmetle anılan merhum Yücel Seçkiner, ölümünün üçüncü yılında Karşıyaka Mezarlığı’ndaki kabri başında anıldı. Sporculuk, antrenörlük, Federasyon Başkanlığı, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü ve Spordan Sorumlu Devlet Bakanlığı görevlerinde bulunan Seçkiner için düzenlenen anma törenine, Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, Başkan Vekili Savaş Kıratlı, Yönetim Kurulu Üyesi Güray Soysal, Denetim Kurulu Başkanı Doğan Bulgun, Seçkiner’in ailesi, sevenleri ve spor dünyasından isimler katıldı.

 Törende konuşma yapan milli atlet Necdet Ayaz, Yücel Seçkiner’e hitap ederek, şöyle konuştu: “Aramızdan ayrılışının üçüncü yıldönümünde de sizi sözde değil, özde sevenlerle birlikte, kabriniz başına gelerek hasbihal etmeye çalışıyoruz. Türk sporuna önce sporcu, sonra yönetici, sonra federasyon başkanı, Spor Toto Teşkilat Başkanı, Kredi Yurtlar Kurumu ve Gençlik Spor Müdürü olarak, daha sonra da Spordan Sorumlu Devlet Bakanı olarak çok önemli hizmetler yaptınız. Hepimizde çok büyük emeklerinizin olduğunu biliyoruz. Biz de size vefa borcumuzu hayatımız devam ettiği sürece yerine getireceğimize söz veriyoruz. Allah rahmet eylesin, ruhun şad olsun, mekânın cennet olsun diyorum Sayın Bakanım…”

Bilgin, “Her faninin gideceği yer burası ama önemli olan arkanızda neler bıraktığınızdır” 

Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, konuşmasına, “Her faninin gideceği yer burası ama önemli olan arkanızda neler bıraktığınızdır” cümlesiyle başladı. “Dokunmak çok önemli, hayatımızdaki en önemli kelimelerden biri” diyen Bilgin, devamla şunları söyledi:

“Hepimiz her gece yatarken ‘Acaba bugün kime dokunduk? Kime bir iyilik yaptık? Kimin yarasına merhem olduk?’ diye düşünmeliyiz.

Yücel Abi, benim hayatımda gördüğüm, en fazla dokunan kişilerden biriydi. Yalnızca spor camiasında değil, bütün dostlarına, sevdiklerine, onların ailelerine hep dokundu, bir dertleri varsa onlarla ilgilendi. Onlarla hem dert oldu, bazen onlardan daha çok üzüldü. Rahmetle anıyoruz… Ben ayrıca burada birkaç kabirde Fatiha okuma şansı verdiği için Sayın Ahmet Ayık’a da teşekkür ederim. Böyle güzle dostları bir araya getirmiş, Necdet Ayaz’a da vefayı yarattığı için teşekkür ediyorum.

Güzel şeyleri onlara aktarmak için annemin ve babamın mezarına giderim, ki benimle övünsünler. Bir hata işlersem de söylerim, cevap beklerim ve vicdanım bana o cevabı verir. Necdet Ayaz’ın sözlerinden, buradaki gönül dostlarından eminim memnun olmuştur ama hocanın, Fatiha okumadan önce Mustafa Kemal Atatürk adını da söylemesinden eminim çok memnun olmuştur. Çünkü o çok iyi bir cumhuriyetçi ve Atatürkçü’ydü. Bu dönemde böyle inançlı insanlara ihtiyacımız var, görüyorum ki el vermiş, güzel şeyleri el vererek ulaştırmamız lazım.

Yaptıkları hizmetlerden dolayı şükran duyuyor ve hem dostum hem de abim olduğu için çok mutlu hissediyorum. Ara sıra onunla ben de konuşuyorum…”

Dalkılıç, “Kimseyi kapıda bırakmazdı” 

Milli atletlerden Muharrem Dalkılıç ise Seçkiner’in kendisinden iki yaş büyük olduğunu belirterek, askerliği birlikte yaptıklarını ve hiç kopmadıklarını ifade etti.

Dalkılıç, “Yarışlara, seyahatlere birlikte gittik, bakan olunca çok mutlu olduğumu söyledim. Onun kapısı hep açıktı ve kimseyi kapıda bırakmazdı, her şeyi yapardı. Allah rahmet etsin, bunun için mekânı cennet olsun” dedi.

Seçkiner’in kızı Sevinç Dinç ise babasının hayatını Türk sporuna ve insanların iyiliğine adadığını vurgulayarak, “Hayatı öyle geçti, üç yıl sonra burada gördüm ki unutulmuyor, gelen herkese çok teşekkür ederim. İyi ki buradasınız ve bizi yalnız bırakmadınız” diye konuştu.