Meclise kanun değişikliği hakkında görüşlerini sundular

13.10.2021

Basın İlan Kurumu Anadolu Gazete Sahipleri Temsilcileri; Şevket Erzen, Mustafa Arslan ve M. Nuri Kolaylı, 12 Eylül 2021 Salı günü Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne bazı kanunlarda yapılması planlanan değişikliklerin Anadolu basınına etkisi hakkında görüşlerini yazılı olarak sundular.

Türkiye genelinde yaklaşık bin yerel gazeteyi temsil eden Anadolu Gazete Sahipleri Temsilcileri, Basın İlan Kurumu (BİK) Anadolu Gazete Sahiplerinin Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu desteğiyle seçilmiş temsilcileri olarak, “Vergi Usul Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ile İcra İflas Kanunu ve Bazı Kanunlarda değişiklik yapılmasına dair hazırlıklar ve bu değişikliklerin Anadolu Basını’na Etkisi” konusunda görüşlerini sundular.

 

“Maliyetlerde olağanüstü artışlar göze çarpmakta”

Anadolu Gazete Sahipleri Temsilcilerinin görüşlerinde, “Bilindiği gibi; Anayasa’da güvence altına alınan halkın haber alma özgürlüğünün gerçekleşmesi, yerel demokrasinin hayata geçmesi, eğitim ve diğer kamu görevlerinin yerine getirilmesini sağlayan genelde basınımızın, özelde yerel basınımızın hayatiyeti büyük oranda BİK sistemi ile verilen resmi ilanlara bağlıdır.

Son yıllarda ilanların birleştirilmesi, işlerin bölünerek ilan sınırları dışına çıkması, doğrudan alım ve acil alım yöntemlerine sıklıkla başvurulması, kooperatif ve dernek ilanları ile özel eğitim kurumu ilanlarının yayın zorunluluğunun kaldırılması gibi nedenlerle resmi ilanlarda ciddi oranda daralma meydana gelmiştir.

Öte yandan sektördeki girdilerin kâğıt başta olmak üzere dövize dayalı olması, dünya piyasalarında Çin’in gazete kâğıdı toplaması vb. nedenlerle maliyetlerde olağanüstü artışlar göze çarpmaktadır.

Korona virüs pandemisinin ekonomimiz üzerindeki etkisinin en ağır hissedildiği sektörlerden biri de basılı medya sektörüdür. Özel ilan gelirleri bu dönemde nerede ise yok denecek kadar azalmış bulunmaktadır. 

Kısa çalışma ödeneği gibi tedbirler ile BİK yönetimince pandemi sürecinde alınan kimi tedbirler süreçte olumlu karşılanmış olmakla birlikte karşı karşıya kalınan tablonun ağırlığı karşısında yeterli olmasının mümkün olmadığı açıktır.

Hal böyle iken 1 Ekim’de Meclis Plan Bütçe Komisyonu’na sunulan ve kabul edilen Vergi Usul Kanununda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, Maliye Bakanlığı’nca verilen bazı resmi ilanların artık gazetelere verilmemesi anlamına gelecektir. Öte yandan, benzer sonuçlara yol açacak bir çalışmanın Adalet Bakanlığı’nca hazırlıklarının yürütüldüğü duyumları tarafımıza ulaşmış bulunmaktadır.

 

“Gazetelere verilen resmi ilan ücretlerinin tamamına yakını kamuya geri dönüyor”

Bu noktada altını çizmek ve tekrar hatırlatmak isteriz ki; Gazetelere verilen resmi ilan ücretlerin tamamına yakını, Katma Değer Vergisi, Kurumlar Vergisi, Gelir Vergisi, BİK komisyonu, Sosyal Güvenlik Kurumu pirimi vb. yollarla kamuya geri dönmektedir.

Tarafımızdan geçmiş yıllarda yapılmış bir çalışmayı örnek vererek konuya biraz daha açıklık getirmek gerekirse;

Eylül 2018’de Ordu Tribün Gazetesi katma değer vergisi dâhil 8 bin 791 liralık resmi ilan almıştır. Net aldığı ilan geliri ise 6 bin 332,5 liradır. Gazete asgari kadrosunda bulundurmak zorunda olduğu fikir işçileri için 3 bin 848,92 lira sigorta ödemiştir. Muhtasar vergisi olarak da 2 bin 749,75 lira harcamıştır. Bu iki gider kaleminin toplamı 6 bin 598,67 liradır ve aldığı net resmi ilan gelirinden fazladır. Gazete kadrosunda zorunlu olarak bulundurmak durumunda olduğu fikir işçilerine 11 bin 232 lira maaş ödemek durumumdadır. İşletme masrafları ile baskı masrafları da bu giderlere ilave edilmek zorundadır. Gelir ve kurumlar vergisi de buna eklenmek durumundadır. Dolayısı ile özelde vergi dairesi ve yargı ilanlarını, genelde resmi ilanları yük gibi gösteren bürokratik anlayış konuyu tek boyutlu takdim ederek yanlış bir sonuca varmaktadır.

Yerel gazeteler istihdam ve sosyal denge oluşturulmakta, vazgeçilmez bir kamu görevi icra etmektedir. Ayrıca gazetecilik alanı tıpkı, milli güvenlik, milli eğitim, ulaştırma gibi bir kamu görev alanıdır.

 

“Tekliflerin geri çekilmesini arz ve talep ediyoruz”

Pandeminin ekonomimize, işletmelerimize ve sosyal hayatımıza getirdiği olumsuzlukların ortadan kaldırılmaya çalışıldığı sırada böylesi bir değişikliğin genel yaklaşımlara, hayatın doğal akışına aykırı olduğu açıktır.

Anılan değişikliklerin yasalaşması demek; ‘Bir kamu görev alanının hayatiyetini ortadan kaldırma, işsizlik, kamunun vergi ve sigorta gelirlerinden mahrum kalması gibi arzu edilmeyen ve özellikle yerel gazetelerin kapanması ile sonuçlanacak bir sürecin yaşanması demektir.’

Özellikle yerel basının toplum adına yapmakta olduğu hizmeti yeterince algılamadığını değerlendirdiğimiz bürokratik yaklaşımların terkedilerek, toplam fayda esasına dayalı, kamu çıkarı esaslı bakış açısının hayata geçmesi ve anılan tekliflerin geri çekilmesini arz ve talep ediyoruz. Saygılarımızla.” İfadeleri yer aldı.

Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu tarihçesi      

Günümüz Türkiye’sinde basın meslek kuruluşlarını tek çatı altında toplayan Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu, demokratik yönetim, eşit ve hakça temsil ile basının sorunlarına etkin çözümler üretme hedefiyle doğdu.

Türkiye Gazeteciler Konfederasyonunun kuruluş öyküsü, 15 yılı aşkın süreyle dayanışma içinde güç birliği yapan meslek örgütlerinin, tek adam olma ve antidemokratik uygulamalarla tıkanma noktasına gelen bir kurumdan kurtularak, çağdaş, demokratik ve çok sesli bir yapıyı oluşturma çabalarına dayanıyor.

Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu, ülkemiz genelinde 8 gazeteciler federasyonunu bir araya getiren, üye ve temsil yetkisi veren federasyonlarla birlikte 84 gazeteciler cemiyeti ile basın derneklerinin güç birliği yaptığı, yaklaşık 20 bin medya çalışanının en üst çatı meslek kuruluşudur.

TGK’nin kurucu başkanlığını ve genel başkanlığını, aynı zamanda Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı da olan Nuri Kolaylı yapmaktadır.