TGK’dan basın özgürlüğü çağrısı

02.05.2021

Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 1993 yılında aldığı karar ile tüm dünyada kutlanan 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü nedeniyle yazılı açıklama yaparak, basın özgürlüğünü gerçek anlamda sağlayacak düzenlemeler yapılmasını istedi.

Türkiye Genelinde 8 gazeteciler federasyonu ve bu federasyonlara üye 86 gazeteciler cemiyeti ve basın meslek kuruluşu adına TGK Genel Başkanı Nuri Kolaylı imzasıyla yapılan açıklamada, şu görüşlere yer verildi;

“İfade ve basın özgürlüğü, demokrasinin temelidir. Halkın haber alma hürriyetinin işlerliği için, basın ve ifade özgürlüğü temel gerekliliktir. 

Darbe dönemlerinden bu yana değişmeyen Türk Ceza Kanunu’nda ve Terörle Mücadele Yasası’nda yer alan basın özgürlüğünü kısıtlayıcı maddeler ise, ülkemizde basın özgürlüğünün önündeki en büyük engeldir.

“İfade ve basın özgürlüğü değişiklikleri dilediğimiz düzeyde olmadı”

Demokratikleşme ve temel hak ve özgürlüklerin gelişmesi bakımından bugüne kadar yapılan düzenleme ve iyileştirmelere rağmen ifade ve basın özgürlüğü konusunda hala mevzuattan ve uygulamadan kaynaklanan sorunlar yaşanmaktadır.

Ülkemizde, Avrupa Birliği uyum süreciyle başlayan yargı reformu kapsamında, hukuk ve ceza alanındaki temel kanunlarda değişiklikler yapılsa da ifade ve basın özgürlüğü alanını kapsayan değişiklikler dilediğimiz düzeyde olmamıştır.

“Çok boyutlu bir yaklaşım ve değişim”

Mevzuattan kaynaklanan sorunlar yapılan düzenlemelerle zaman içerisinde kolaylıkla giderilebilir. Fakat ifade ve basın özgürlüğü sorunu başta yönetim, yargı ve toplum zihniyeti olmak üzere çok boyutlu bir yaklaşım ve değişimle çözümlenebilir.

“Her türlü katkıda bulunmaya hazırız”

Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu olarak çağrımız, Türkiye’de insanımıza herhangi bir baskı ve müdahaleye maruz kalmadan, kendini meşru bir şekilde ifade edebilme hakkının evrensel ölçülerde tanınması ve sorunsuz bir şekilde uygulanması, toplumsal barış, hoşgörü, uzlaşı, ifade ve basın özgürlüğünün sorun olmaktan çıkması için düzenleme yapılmasıdır. Bu konuda her türlü katkıda bulunmaya hazırız.

Meslektaşlarımızın yazdıkları yazılar ve haberler nedeniyle tutuklanmadığı, cezaevlerine atılmadığı, gerçek anlamda basın özgürlüğünün sağlandığı günlerde nice 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nü bayram havasında kutlamayı diliyoruz.

Ayrıca, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan ve “ses ve görüntü kaydı alınmasını yasaklayan” genelgenin, ne yazık ki 1 Mayıs kutlamalarını haber yapan meslektaşlarımıza da uygulandığı görülmüştür.

“Genelge, gazetecilerin haber alma özgürlüğüne taban tabana zıttır”

‘Özel hayatın gizliliğinin ihlal edilmesi’ ve ‘görevin yerine getirilmesine engel olunması’ gerekçesiyle yayınlanan genelge, gazetecilerin haber alma özgürlüğüne taban tabana zıttır. Halkın bilgi edinme ve basın özgürlüğü adına görev yapan meslektaşlarımızın, bu genelge kapsamında tutulamayacağını ve görev yapmalarının engellenemeyeceğini Türk kamuoyunun bilgisine sunuyoruz. Haber alma hakkı, Anayasal bir haktır ve genelgelerle elimizden alınamaz. Basın özgürlüğüne, yasalara, insan hak ve özgürlüklerine aykırı olan söz konusu genelgeyi, basın çalışanları açısından yok hükmünde sayıyoruz.

Meslektaşlarımızın pandemi döneminde görevlerini yaparken Turkuaz Basın Kartlarını göstermeleri yeterli görülmesi gerekirken, çeşitli illerde farklı uygulamalar görülmekte ve basın kartı sahibi gazetecilerden ayrıca görev yazısı istenmektedir. Görev kâğıdının, Turkuaz basın kartı olmayan meslektaşlarımızdan istenmesi yönünde düzenleme yapılmasını bekliyor, güvenlik güçleri gibi kamu görevi yapan meslektaşlarımızın engellenmemesi çağrımızı yineliyoruz. Kamuoyuna saygıyla duyurulur…”